Pervin Buldan: Elbette bu gücün gidişi kadınların elinden olacaktır.
Bağcılar Meydanı’nda kalabalığa seslenen HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, “Tayyip’in siyaset sahnesine çıkışı İstanbul’da başladı, siyasi hikayesi İstanbul’da bitecek” dedi.
Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) seçim çalışmaları kapsamında İstanbul Bağcılar’da mitinglerine devam etti. Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) katılımıyla Bağcılar Meydanı’nda düzenlenen halk mitingine HDP İstanbul İl Eşbaşkanı Ferhat Encü ve Yeşil Sol İl Eş Sözcüleri Beşer Çelik ve Mevlüt Ustabaş ile Yeşil Sol Parti İstanbul 3. Parti katıldı. Eşbaşkan Pervin Buldan. Bölge adayları ve İstanbul 1. Bölge Adayı Sırrı Süreyya Lider de katıldı.
Buldan, Bağcılar’da şunları söyledi:
“Nereye gidersek gidelim, kiminle buluşursak buluşuruz, miting yaparız her yerde aynı coşkuyu, aynı azmi ve morali her yerde görürüz. Neden, çünkü Türkiye halkları, Türk toplumu kararını vermiştir. Tayyip gidecek, AKP-MHP gidecek. Hiç şüphe yok ki göndereceğiz. Şimdi diyorlar ki; Ya aldatırlarsa, gitmezlerse ya da bu bir daha başımıza gelirse derler. Kimse merak etmesin ve şüphe etmesin, yerel seçimlerde nasıl İstanbul’a gönderdiysek 14 Mayıs’ta da aynı şekilde göndereceğiz. İstanbul için de aynı şeyi söylediler. Biz ne yaparsak yapalım İstanbul’dan çıkmayacaklar, çıkmayacaklar dediler. Ne oldu öylece gittiler, arkalarına bakmadan gittiler. Şimdi tam olarak göndereceğiz, inanın arkalarına bakmaya bile fırsat bulamayacaklar, bu sefer at Üsküdar’ı geçemeyecek.
Buldan, “Erdoğan’ın siyasi hikayesi İstanbul’da bitecek” diyerek sözlerini şöyle sürdürdü. “İnsanlar patates soğan diyorlar, bizim insanımızın patates soğan derdi yok diyorlar. Çünkü insanların meskenlerinde tencerelerin kaynamadığını bilmezler. Çünkü halkımız için patatesin soğanın ne kadar değerli olduğunu bilmiyorlar. Saraylarda yaşadığı için İstanbullular yaşadıklarını bilmezler. Kendi geleceklerini, çetelerini, yandaşlarını, akrabalarını, başkalarının neler çektiğini bilmiyorlar. İnsanlar aç mı susuz mu? Yoksulluk mu yoksa çaresizlik mi? Bunu bilmiyorlar. Çünkü sarayın penceresinden ülkeyi pembe görüyorlar. Meğer insanımızın bir geçim derdi var. Gençlerimizin gelecek kaygısı, kadınların ise gelecek kaygısı var. Bu ülkede kadının geleceğini çalan, her zaman şiddet ve baskı uygulayan, en çok kadınları yok sayan, yok sayan, emeğini sömüren 21 yıllık iktidar iktidarında elbette bu gücün gidişi ellerinde olacaktır. kadınların.
‘ZULÜMÜN HESABINI SORMAYA GELDİK’
Bu gücü değiştirmek sizin elinizde. Verdiğiniz her oyunun ne kadar değerli olduğunu biliyoruz. Genç arkadaşlarımızın oyları onların geleceğini ve yarınlarını belirleyecek ve onların bu ülkede söz sahibi olmalarını sağlayacaktır. Biz bu meydanlarda konuşuyor olabiliriz ama temel sözü, asıl kararı 14 Mayıs’ta sandıkta siz vereceksiniz. Söz sizde, karar sizde, mühür sizde olacak. ellerin. Yeşil Sol ağacının altına o mührü öyle sıkı bastırın ki bütün Türkiye Yeşile boyansın. Sandıklara gittiğinizde elinizi vicdanınıza koyun ve hesap sormaya geldik deyin. Deyin Tayyip Bey patates soğan kaç para diye geldik deyin et kıyma kaç para diye geldik. Say Tayyip Bey, her Cumartesi gözaltına alınan Cumartesi Annelerinin hesabını sormaya geldik. İki yıldır Urfa Adliyesi önünde oturan Emine Şenyaşar’ın hesabını sormaya geldik deyin. Şu anda cezaevlerinde bulunan Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ, Gültan Kışanak, Sebahat Tuncel, Bekir Kaya, Ayla Akat Ata ve Selçuk Mızraklı’nın hesabını sormaya geldiğimizi söyleyin. 21 yıldır yaptığınız zulmün hesabını Kürt halkından vermeye geldik. Verdiğimiz oylarla sandıklarda bu hesabı soracağız. Yeşil Sol’un altına koyacağımız mühürle soracağız.”
“İSTANBUL’DA AVUKAT SAYISINI İKİYE KATLAYACAĞIZ”
Kadınların, emekçilerin ve gençlerin sorunlarını analiz etmenin adresinin Yeşil Sol Parti olduğunu belirten Buldan, “Mecliste tüm bu sorunların çözümü için var gücümüzle çalışacağımızı bilmenizi isterim. Bağcılar’da esnaf kepenk kapatsa, Bağcılar’da çiftçi malını satamıyorsa, üretim zorda olsa, gençler işsizse, Bağcılar’da kadınlar çocuklarını aç gönderiyorsa, çocuklarını aç yatırıyorlarsa karar günü gelip çatmıştır. Bağcılar halkının kararını verdiği ortada ama tüm İstanbul kararını vermek zorunda. Yeşil Sol’da birlik olmanın, birlikte olmanın, bütünleşmenin yollarını aramak ve bulmak gerekiyor. Şimdi sır milletvekilimiz tarafından açıklandığına göre, Yeşil Sol’u herkes bilmeyebilir. 14 Mayıs’a kadar Yeşil Sol’u herkese anlatalım, ağacı mutlaka ama mutlaka gösterelim. HDP sandıkta olmayacak. Sadece Yeşil Sol olacak. Bu nedenle Yeşil Sol’un altına mührümüzü koyacağız. İstanbul’da devraldığımız milletvekili ve oy sayısını iki katına çıkarmazsak” dedi.
‘OYLARIMIZ YEŞİL SOL’A’
Bizsiz yasa tasarısı çıkmasın, Türkiye ile ilgili hiçbir kararı bizsiz imzalamasınlar. Yeşil Sol çok değerli ve değerli bir parti. Bu değerli partiye, bu değerli partiye sahip çıkmak boynumuzun borcudur. Oylarımız, 14 Mayıs’ta değişme, dönüşme, kazanma ve başarma sözü ve kararı için Yeşil Sola gidiyor. Cumhurbaşkanlığı seçiminde faşizmi geriletmek için oylarımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na gidiyor. Bu çok stratejik bir karar. Bildiğiniz gibi İstanbul seçimlerinde bire bir stratejik kararlarla İstanbul’daki demokrat güçlerin zaferine vesile olduk. Aynı görev ve sorumluluklarla Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı görevden alıp yerine Kemal Kılıçdaroğlu’nu seçmek ve Yeşil Sol’u güçlü bir temsille meclise göndermek.
“DISA JIN DISA JIYAN”
Biz aynı zamanda bir kadın partisiyiz ve bu dönemde yüzde 45 oranında kadın arkadaşlarımızı listelerimizin ilk sıralarına yerleştirdik. Hiçbir partide kadına bu kadar önem verilmiyor, değer verilmiyor, kadın seçilebileceği yerlerden aday gösterilmiyor. Ancak buradaki farkımız, kadın partisi olmak, kadınların söz ve karar sahibi olmasını sağlamak ve kadın milletvekillerimizi meclise göndermektir. Sevgili hanımlar, hepiniz adına kadın temsilciler, hepiniz adına genç temsilciler meclise gidecek. Jin Jiyan özgür dedik, şimdi Dîsa Jin Dîsa Jiyan diyoruz. Jin Jiyan Azadi. Hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyor, keyifli coşkunuz için hepinizin önünde eğiliyorum, mutlaka kazanacağız, mutlaka başaracağız. Bir serkeftin bir serkeftin. Bir azadi, bir azadi hevalno.”